Tuesday, July 1, 2008

Gitmek mi Zor Kalmak mı?

Sanıyorum çok b.ktan bir yazı olacak. Belli çünkü, yorgunum, keyifsizim, huysuzum. Uzun süredir görmediğim ama sevdiğim, eskilerden kalan bir dostumu arkadaşımı kaybettim. Kalbinize bir kazık, boğazınıza bir yumru çakılıp kalıyor öylece.

Sıralı, beklenen ölüm gene bir nebze (lafa bak) kabul edilebiliyor. Babamınki öyleydi mesela, uzun süren tedavi, yavaş yavaş çöküş ve sonuç. Gittiğinde ne düşüneceğimi bilemedim, çektiklerini artık çekmeyeceğini düşünerek rahatlatmaya çalıştım kendimi. Rüyalarımda onu iyi görmek iyi gelmişti bana. Aslında konuşmak istemediğim birşeyi niye yazıyorum bilmiyorum. Hıyarlık...ya da kendi kendimi inzivaya, düşünmeye almanın girizgahı...Bu da bahanesi olacak işte...

Bu yazının ana fikri ne? Ana fikir mana fikir yok işte, hayat bazen b.ktan, bazen güzel. Dert ettiklerimizi hakikaten etmeli mi, ara sıra şöyle bir uzaktan bakmalı. Kızdığımız şeylere, bazen üzdüğümüz sevdiklerimize...Nihayetinde dört kolluya koyuyorlar seni, yallah tahtalı köy...sen sağ ben selamet !